|
|
 |
Maddi anlamda kesin hükmün şartları: 3 tanedir.
Yeni açılan bir davaya karşı o davanın daha önce kesin hükme bağlanmış
olduğunu söyleyebilmek için eski dava ile yeni davanın
1.müddeabihlerinin
2.dava sebeplerinin
3.taraflarının aynı olması gerekir.
Müddeabihlerinin aynı olması: müddeabih dava ile elde edilmek istenen
sonuçtur. Mesela bir laacağın ödenmesi.
Mesela bir istihkak davası sonucunda verilen kararın hüküm fıkrasında bir
gayrimenkulün mülkiyetinin Bye değil bilakis, Aya ait olduğuna karar
verilmişse, Bnin aynı gayrimenkul için açacağı istihkak davası kesin hüküm
itirazı ile karşılaşır. Bir malın ilk davada aynen teslimi, ikinci davada
ise bedelinin ödenmesi dava edilse, müddeabihler gene aynı demektir.
Aşağıdaki örneklerde müddeabihler aynı değildir:
1.ilk davada davacı ismail manevi tazminat, bu davada ise maddi tazminat
istemiştir. İlk dava ile bu davadaki tazminat isteği aynı olmadığı için
olayda kesin hükümden söz edilemez.
2.davacı tarafından davalı aleyhine evvelce açılan dava sonunda taraflara
ait taşınmaz malları ayıran ortak sınır tespit edilmiş ve bu husustaki hüküm
kesinleşmiştir. Davacı bu kez açtığı davada, davalının bu sınırı aşarak
duvar yapmak suretiyle bahçesine müdahalede bulunduğunu iddia etmektedir. Bu
iddiaya göre evvelki davadaki müddeabih ile bu davadaki müddeabih aynı
değildir.
Dava sebeplerinin aynı olması: dava sebebi davanın dayanağı olan
vakıalardır.
Hakim eğer bildirmişse davacının kendisine bildirdiği hukuki sebeple bağlı
olmayıp dava dilekçesinde gösterilen vakıaların hukuki niteliğini kendisi
doğru olarak belirler.
Hukuki sebep davanın sebebi olamaz.
Davanın gerçek sebebi vakıalardır. Hakim bu vakıalarla bağlı olduğu ve
bunlar dışındaki vakıaları kendiliğinden nazara alamadığı için, birinci
davada yalnız o vakıalar hakkında inceleme yapmış ve yalnız o vakıalara
dayanarak kararını vermiştir. Kesin hüküm de yalnız o vakıalar bakımından
mevcuttur. Aynı vakıalara dayanarak aynı taraflar arasında ve aynı konuda bu
defa ikinci bir dava açılırsa, iki davanın dava sebebi aynı olacağından
ikinci dava kesin hüküm nedeniyle reddedilir. Buna karşılık aynı taraflar
arasında aynı konuda açılan bu ikinci davanın dayandığı vakıalar, birinci
davada ileri sürülen vakıalardan farklı ise birinci dava sonucunda alınan
hüküm ikinci davada kesin hüküm teşkil etmez ve ikinci dava mesmudur; çünkü
iki dava arasında sebep birliği mevcut değildir.
Aynı vakıalara dayanarak yeni bir hukuki sebep ileri sürmek suretiyle yeni
bir dava açılamaz. Çünkü bu yeni hukuki sebep doğru olsa idi hakim ilk dava
sırasında onu tarafların bildirmemiş olmalarına rağmen kendiliğinden
gözetirdi.Açılan ikinci dava kesin hüküm nedeniyle esasa girmeden
reddedilir.
MADDİ ANLAMDA KESİN HÜKMÜN UYGULAMA ALANI
Kararların çeşidi bakımından:
1.maddi anlamda kesinliğe elverişli olmayan kararlar: çekişmesiz yargıda
verilen kararlar kural olarak şekli bakımdan kesinleşmeye elverişli
oldukları halde, bu kararlar maddi anlamda kesin hüküm gücüne sahip
değildir. Çünkü çekişmesiz yargı kararları her zaman değiştirilebilir.
Mesela mirasçılık belgelerinde olduğu gibi.
2.maddi anlamda kesinliğe elverişli olan kararlar: yani maddi anlamda
kesin hüküm teşkil eden kararlar:
a)mahkemelerin çekişmeli yargıya ilişkin bütün nihai kararları(
hükümler,usule ilişkin nihai kararlar)
b)hakem kararları
c)icra tetkik merciinin takip hukukuna ilişkin kararları
karaların muhtevası bakımından:
hükmün fıkrası: maddi anlamda kesinlik kararın yalnız hüküm fıkrası hakkında
mevcuttur. Hüküm fıkrası davada istenen hususlar hakkında mahkemece verilen
kararı gösterir.
gerekçe: hükmün gerekçesinin kesin hüküm gücü yoktur. Gerekçe maddi anlamda
kesinlikten tamamen tecrit edilmiş de değildir. 3 halde gerekçede maddi
anlamda kesinlikle ilgilidir:
karaların muhtevası bakımından:
hükmün fıkrası: maddi anlamda kesinlik kararın yalnız hüküm fıkrası hakkında
mevcuttur. Hüküm fıkrası davada istenen hususlar hakkında mahkemece verilen
kararı gösterir.
gerekçe: hükmün gerekçesinin kesin hüküm gücü yoktur. Gerekçe maddi anlamda
kesinlikten tamamen tecrit edilmiş de değildir. 3 halde gerekçede maddi
anlamda kesinlikle ilgilidir:
1.hüküm fıkrası açık değilse; gerekçe hüküm fıkrasını açıklamaya ve kesin
hükmün kapsamını belirlemeye yardım eder.
2.bir davanın usulden reddedilip edilmediğini anlamak için gerekçeye
başvurulabilir.
3.hüküm fıkrasına sıkı sıkıya bağlı olan gerekçe kesin hüküm teşkil eder.
MADDİ ANLAMDA KESİN HÜKMÜN ETKİLERİ:
kesin hükmün bağlayıcı olması
kesin hüküm, hükmü veren mahkeme de dahil diğer bütün mahkemeleri bağlar.
Yani mahkemeler aynı konuda aynı dava sebebine dayanarak, aynı taraflar
hakkında verilmiş olan bir kesin hüküm ile bağlıdır. Aynı davayı bir daha
inceleyemezler. Ve aynı konuya ilişkin yeni bir davada, önceki davada
verilmiş olan kesin hüküm ile bağlıdırlar.
Kesin hüküm sonradan çıkarılan bir kanunla da değiştirilemez.
kesin hüküm itirazı
bir dava karar bağlanıp verilen hüküm kesinleştikten sonra aynı taraflar
arasında, aynı konuda, aynı dava sebebine dayanılarak yeni bir dava
açılamaz. Açılırsa ikinci dava, kesin hüküm itirazı ile karşılaşır. Ve esasa
girilmeden kesin hükümden dolayı reddedilir.
Kesin hüküm itirazı bir davanın konusunu oluşturan uyuşmazlığım daha önce
kesin bir hükümle çözümlenmiş olması nedeniyle mahkemece yeniden inceleme
konusu yapılamayacağına ilişkin usuli bir itirazdır.
Açılan bir dava hakkında kesin hüküm bulunmaması dava şartlarındandır. Yani
bir davanın dinlenebilmesi için aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı
dava sebebine dayanarak verilmiş bir kesin hüküm bulunmamalıdır. Davanın her
safhasında yapılabilen kesin hüküm itirazı ile dava şartlarından birinin
bulunmadığı ileri sürülür.
Taraflar kesin hüküm itirazını ileri sürmekten feragat etseler bile,
mahkeme, kesin hükmü öğrenince davaya bakamaz.
Mahkeme kesin hüküm itirazını kabul edince dava şartlarından biri noksan
olduğundan, davayı mesmu olmadığından dolayı reddetmekle yükümlüdür.
Mahkeme kesin hüküm itirazını reddederse davanın esasına girer ve davayı
esastan hükme bağlar.
kesin hüküm kesin delil teşkil eder
birinci davada verilmiş olan hüküm aynı taraflar arasında, aynı dava
sebebine dayanarak, aynı konuya ilişkin olarak açılan ikinci bir davada,
birinci davada kesin hükme bağlanmış olan husus hakkında kesin delil teşkil
eder.
|
|
 |
|
|
|
|